Narenciyede ödemelerdeki gecikmeler üreticiyi borç sarmalına sürüklerken, bankalara yönelen üretici artan faiz ve döviz baskısıyla daha ağır maliyetlerle karşı karşıya kalıyor.

Uzmanlara göre bu tablo yalnızca üreticiyi değil, tüketiciyi de etkileyecek; borçların faiz ve döviz yükü altında yükselen maliyetlerin gelecek dönemde ürün fiyatlarına yansıması kaçınılmaz görünüyor.

Bu süreçte Narenciye Üreticiler Birliği Başkanı Ali Alioğlu, sorunun kalıcı biçimde çözülebilmesi için sundukları önerilerin dikkate alınması gerektiğini vurguluyor. Alioğlu, özellikle Cypruvex’in yapısal değişikliklere gitmesi ve Narenciye Koordinasyon Kurulu’nun genişletilerek daha etkin hale getirilmesinin zorunlu olduğunu dile getiriyor.

ALİ ALİOĞLU: 10 BİN TON ÜRÜNÜN ÖDEMESİ YAPILMADI; ÜRETİCİ YAKLAŞIK 100 MİLYON TL ZARARDA

Konuyla ilgili olarak Kıbrıs Postası'na konuşan Narenciye Üreticiler Birliği Başkanı Ali Alioğlu, 8 bin tonu sıkmaya, 2 bin tonu paketlemeye giden toplam 10 bin ton Valensiya portakalının ödemelerinin yapılmadığını söyledi.

Alioğlu, ödenmeyen ürünler nedeniyle üreticinin yaklaşık 100 milyon TL civarında zarara uğradığını belirtti. Tarımda sürdürülebilir ve istikrarlı politikaların zorunlu olduğuna dikkat çeken Alioğlu, ödemelerin zamanında yapılmamasının üreticiyi borçlanmaya ittiğini ve dönemin zararla kapatılmasına yol açtığını ifade etti.

Üreticilerin 40 bin dönümlük bir alanda üretim yaptığını ve narenciyenin bölge halkının temel gelir kaynaklarından biri olduğunu hatırlatan Alioğlu, ödemelerdeki belirsizliğin çarpan etkisiyle 200 milyon TL’den fazla zarara neden olduğunu söyledi. Bu durumun devlete duyulan güveni de sarstığını kaydeden Alioğlu, temas kurulmasına rağmen ürünlerin satılamadığını vurguladı.

"SULU TARIM MALİYETLERİ ÇOK YÜKSEK, ÖDEMELERDEKİ GECİKME BORCA GİRMİŞ ÜRETİCİYİ FAİZ VE DÖVİZ YÜKÜYLE EZİYOR"

Sulu tarımın maliyetlerinin daha yüksek olduğuna işaret eden Alioğlu, ödemelerdeki gecikmenin faiz ve döviz yükünü artırarak üreticiyi ezdiğini belirtti. Bu noktada Cypruvex’in yapısal değişikliklere gitmesi gerektiğini söyleyen Alioğlu, kurumun üretici ile tedarikçi arasında etkin bir rol üstlenmesi gerektiğini kaydetti.

Alioğlu, Narenciye Üreticiler Birliği’nin alanında uzman kişilerle çalıştığını ve sundukları önerilerin dikkate alınması gerektiğini ifade ederek, kapalı ekonomi nedeniyle ihracatta uzun yıllardır sorun yaşandığını, Türkiye piyasasında rekabet edebilmek için teşviklerin şart olduğunu dile getirdi.

"CYPRUVEX'İN SİYASİ BASKILARDAN UZAK, LİYAKAT ESASLI BİR YAPIYA KAVUŞMASI GEREK; KURUM DAHA AKTİF BİR ROL ÜSTLENMELİ"

Ancak teşviklerin tek başına yeterli olmadığını vurgulayan Alioğlu, esasen Cypruvex’in siyasi baskılardan uzak, liyakat esaslı bir yapıya kavuşturulması gerektiğini söyledi. Cypruvex'in bu bağlamda ihracatçı ve üretici arasında dengeleyici bir rol üstlenmesi gerektiğini ifade eden Alioğlu, kurumun narenciye adına tüm aşamalar için aktif bir rol oynaması gerektiğini belirtti.

Çözüm önerilerinden biri olarak Narenciye Koordinasyon Kurulu’nun genişletilmesi gerektiğini belirten Alioğlu, mevcutta 5 kişiden oluşan kurulun, bakanlık ve elçilik temsilcilerinin de yer alacağı en az 9 üyeden oluşmasını önerdi.

TURGUT AKÇIN: ÜRETİMDEKİ MALİYETLER TÜKETİCİYE YANSIYACAKTIR; GEÇ ÖDEMELER GELECEK YILIN ÜRÜN FİYATLARINA YANSIYABİLİR

Geçtiğimiz haftalarda ise Narenciye Üreticiler Birliği Derneği Başkanı Turgut Akçın, narenciye üreticilerinin ürününü Cypfruvex’e verdiği halde parasını alamadığını belirterek, hükümete bir an önce çözüm bulma çağrısı yapmıştı.

Üreticinin üretime devam edebilmek için bankalardan borç alması halinde maliyetinin yükseleceğini de aktarmış olan Akçın, “Üretimdeki maliyetler tüketiciye yansıyacaktır” demişti.

Son olarak yeni hasat döneminin yaklaştığını da belirtmiş olan Akçın, “Hükümet derhal bir çare bulup üreticinin ödenmesini sağlamalıdır” diyerek, geç ödemelerin gelecek yıl ürün fiyatlarına yansıyacağı uyarısında bulunmuştu.

"KADERİMİZ DÜŞÜK FİYATLARA ÜRÜN SATMAK DEĞİLDİR; NARENCİYE SADECE ÜRETİCİ İÇİN DEĞİL, BÖLGE EKONOMİSİ VE AİLELERİN GEÇİMİ AÇISINDAN DA KRİTİK BİR ÖNEME SAHİP"

Ödeme sorunlarının çözülmemesi halinde yaklaşık 2 milyon TL’lik maliyetin üreticinin sırtında kaldığını vurgulayan Alioğlu, hükümetin bu konuda adım atması gerektiğini söyledi. “Kaderimiz düşük fiyatlara ürün satmak değildir” diyen Alioğlu, narenciyenin sadece üretici için değil, bölge ekonomisi, ailelerin geçimi ve tarım sektörünün sürdürülebilirliği açısından da kritik öneme sahip olduğunu ifade etti.

NARENCİYE ÜRÜNLERİNDE GECİKEN ÖDEMELER, MALİYETLERİN ARTMASIYLA BERABER TÜKETİCİYE YANSIYACAK UYARISI

Üreticilerin artan borç yükü altında ayakta kalma mücadelesi verdiği bu süreçte, geciken ödemelerin yalnızca üretim kapasitesini değil, tüketiciye yansıyacak fiyatları da doğrudan etkilediği uyarısı öne çıkıyor.

Hem Akçın hem de Alioğlu’nun açıklamaları, narenciyede yaşanan krizin üreticiyle sınırlı kalmadığını, bölge ekonomisinden ailelerin geçimine kadar geniş bir alanda etkili olduğunu ortaya koyuyor.